KAPANAN SAVUNMALAR

Lafı uzatmadan konuya girelim. Beşiktaş’ın kapalı savunmalara karşı zaafı var. Evet uçan kaçan Beşiktaşımız kapalı savunmaları geçemiyor. Aslında bu sürpriz bir şey değildi. Transfer sezonunda taraftar bir çok kez söyledi. Bu takımda adam eksilten kanat eksik diye. Önceden görülen bir şeydi bu. Ben dahil birçok kişi Anadolu takımlarının kapanmasına karşı Bronkhorst’un neler yapacağını merak ediyorduk. Sonunda kapanan bir takıma karşı maçını izleme fırsatı bulduk hocamızın. Berabere kaldığımız Trabzon maçında sonuç şaşırtmadı. Maalesef kapanan savunmayı geçemeyen takımımız o fırtına gibi ofansif oyununu oynayamadı. Bunun üstüne bir de Trabzon’un golü duran toptan bulması ile skor 1-1 oldu. Maçta her ne kadar üstün olsak da kapanan savunmaya uzaktan şutlar ile karşılık vermeye çalışsak da olmadı. Maça sonradan giren oyuncular da oyunun kaderini değiştiremedi. Bundan ne anlıyoruz? Bizim apaçık bir şekilde kapanan savunmayı aşamama diye bir zaafımız var. Bunun çözümü nedir? Adam eksiltip çizgiden orta kesen bir kanat ve bu ortaya kafa ile vurup gol arayan bir takım. Takım var da kanadımız maalesef yok.

Bunun yerine ne alındı? Söylenilene göre yönetim tam da bahsettiğimiz gibi bir kanat oyuncu getirecekken hocamız Joao Mario transferini çok istemiş ve fırsatımız varsa böyle bir oyuncuyu getirmemiz için kapsamlı bir sunum yapmış. Dediğim gibi sadece duyduklarımı ve okuduklarımı aktarıyorum. Yönetim de bu kadar çok istediği için hocamızı kırmayıp getirmiş. Şimdi bize daha ilk maçtan hocayı eleştirmek düşmez. Yahut hocamızı yermek hiç düşmez. Ancak ortada bir sorun var ve bu sorunun çözülmesi gerek.

Bu takım kapalı savunmaları nasıl geçecek? Ceza sahası dışından şutla mı kıracağız? Yahut mevcut kanatları orta kesen kanatlara mı evireceğiz? Ya da en saçma olan zaten deneyip başarısız olduğumuz paslı oyunla mı geçmeye çalışacağız. Peki Trabzon’daki gibi kaleye çok yakın bir savunma hattı kurulursa? Yahut Sivas’ın kapanmasını hatırlayalım. 2-0 yendik diye o maçı kolay aldık zannetmeyin. Maçı izleyen ne kadar içeri girmekte zorlandığımızı hatırlayacaktır. Tüm bunlara Bronkhorst hoca nasıl çözümler getirecek izleyeceğiz.

Ancak şu unutulmamalıdır ki eğer bu soruna çözüm bulunamazsa sezon ortasında bize karşı nasıl oyun kuracağını tüm takımlar öğrenmiş olacaklar. O zamana kadar hocamıza bol şans. Son olarak Joao bir kanat değil. Her ne kadar her yerde oynar diyerek joker bir oyuncu olarak alınmış olsa da bu adam bir merkez oyuncusu. Merkezde kendini daha rahat hisseden bir bağlantı elemanı. Kendisinin ne neler yapacağını göreceğiz. Kaldı ki geride hala bek sorunumuz mevcut. Sol bek de alınmadan sezon kapatıldı. Masuaku’nun stabilitesine ne kadar güveniriz, bu takımı ne kadar idare eder tartışılır. Ama bu yazdıklarım devre arasında halledilmesi gereken en acil transferler. Umarım Bronkhorst hocamız yine bizi şaşırtacak bir oyun ve çözümle yenilmezlik serisi yaparak bitirir bu seneyi. En azından temennim bu yönde.