Kasımpaşa’dan sonra yine senin kalibrende olmayan bir rakibin, kendi sahanda neredeyse her istediğini yaptığı, senden daha iyi oynadığı, daha fazla şut çektiği, daha fazla ceza sahasına girdiği, daha yüksek gol beklentisi yakaladığı bir maçtan galibiyet çıkarmak ve Avrupa’da yoluna devam etme şansını oldukça yükseltmek ne olursa olsun güzeldi.
Gio hocanın, Avrupa’daki en üst düzey 3-5 hoca hariç ki onlar dahi olsa bu kadroyla çok daha fazlasını yapabileceğini gerçekçi bulmuyorum, tüm diğer üst düzey hocalar gibi, sadece şampiyonluk yarışında kalabilmek için günü kurtaracak işlerle uğraşmadığını, bu sene takım ve oyun kurgusunu oturtmaya çalıştığını anlamak gerekiyor. Bunun için de elindeki malzemeyle, o gün için doğru ya da yanlış olan kararlarıyla, tüm olanakları ve karakterleri denemeye ve değerlendirmeye çalışması gayet doğal. Daha önce de belirttiğim gibi, hoca ve yönetim için asıl yargılama kriterleri, Ocak ve Temmuz transferlerinden sonra önümüzdeki sezon başlayacaktır. Tüm camianın geçmiş onlarca yıllık tecrübeden ders alıp, bu zamanı tanıması ve beklentilerini buna uygun tutması Beşiktaş’ın geleceği için belirleyici olacak.
Ocak transfer döneminde makul olup maksimum 2-3 oyuncu alınabileceğini düşünürsek de, ilk tercihin kesinlikle, sağ tarafta yarım da olsa tek gerçek kanat oyuncunun olduğu gerçeğiyle, süratli ve skorer bir sol kanat oyuncusu olduğu gerçeği su götürmez. Ne Muci, ne Semih ne Joao bu yerin oyuncusu olmadıklarını defalarca gösterdiler. İkinci tercihin de, oyunun her iki yönünü de oynayabilen ve özellikle orta sahada gerekli defansif sertliği gösterebilen bir orta saha oyuncusu olması gerektiği gözüküyor, çünkü görüldüğü gibi ne Musrati ne de N’Dour oyunun defansif kısmında yok hükmündeler ve sene başından beri belli fiziksel ve/veya teknik kapasitenin üzerindeki her rakibin elini kolunu sallaya sallaya Beşiktaş ceza sahasının önüne inmesinin önüne kesinlikle geçilemiyor. Semih’in tüm oyun içi eksikliklerine rağmen, Immobile’nin bir alternatifi olabileceği gerçeği de düşünülünce, forvet yerine Paulista’yı yedekleyebilecek bir stoper de fırsat bulunursa üçüncü transfer hamlesi olarak düşünülmeli, çünkü yokluğunda gerek geriden oyun kurulumu gerekse topun hızı vasatın oldukça altına düşüyor.
Uzun zamandır söylediğim gibi, bu sene tüm kulvarlarda başarı kriterini Ocak transfer dönemi belirleyecek, çünkü eldeki kadronun gerek derinlik gerek nitelik olarak şu anki haliyle istenileni vermesi kesinlikle mümkün değil. En hasarsız şekilde Ocak ayını görüp, sonrasında gelecek oyuncu profilleriyle, yönetim hoca ve takıma koşulsuz destek vererek her kulvarda olabilecek en iyi yerde seneyi bitirmek ve Beşiktaş’ın geleceğine bakmak, geçmiş sezonlara bakmasını bilen her Beşiktaşlı’nın boynunun borcudur.
YORUMLAR