Süper Ligde kendi evinde Konyaspor’u ağırlayan Beşiktaş, rakibini evine puansız gönderdi.
Ligde namağlup bir şekilde yolunu devam ettiren siyah beyazlılarda gözler henüz puan yüzü
görülmeyen Avrupa’ya çevrildi.
Beşiktaş’ın Süper Lig karnesi ile Avrupa karnesi kıyaslandığında arada bir uçurum olduğunu
görmemek mümkün değil. Süper ligde bu sezon henüz yenilgi yüzü görmeyen Beşiktaş,
tarihinin en iyi açılışlarından birine imza attı. Oynadığı sekiz maçın altısını kazanan Kara
Kartal, diğer iki maçta ise yenilmedi ve birer puan aldı. Buna karşın Avrupa’da oynadığı iki
maçta ise puan dahi alamayan Beşiktaş, Lyon deplasmanı öncesi bu stresi yönetmek
isteyecek.
Avrupa’da oynanan ilk maçtaki (Ajax deplasmanı) kötü performansın ve yenilginin ardından
ikinci maçta Frankfurt karşısında iyi oynamasına rağmen kaybeden Beşiktaş, Lyon
deplasmanından da puan ya da puanlar alamazsa işler çok zora girecek. Her şeyden önce
psikolojik olarak kabus gibi bir durum Beşiktaş’ı bekleyebilir.
Buna karşın Beşiktaş Avrupa’da oynayacağı Lyon deplasmanından yenilgiyle dönse bile üst
tur şansı devam ediyor. Burada biraz da fikstür şanssızlığından söz edilebilir. Beşiktaş’ın
Avrupa’daki en zor üç maçı aynı zamanda ilk üç maçı olmuş oluyor. Bunu da göz önünde
bulundurarak değerlendirmeler yapmak gerekir.
Her ne kadar zor gibi görünse de Beşiktaş’ın Frankfurt karşısında oynadığı oyunu sergilediği
takdirde üç puanla İstanbul’a dönebileceği kanaatindeyim.
Diğer yandan ligde oynanan Konyaspor karşılaşmasında da görüldüğü üzere Beşiktaş’ta bir
süredir yaşanan duran top sorununa değinmek gerekiyor. Beşiktaş’ın duran toplardan (köşe
vuruşları ve serbest vuruşlar) yararlanamadığı ve bu topları çok gelişigüzel kullandığı apaçık
ortada. Kilit açmanın zorlaştığı maçlarda çok büyük bir silah olabilecek olan duran toplar,
Beşiktaş için garip bir şekilde hiçbir anlam ifade etmiyor ve plansız bir şekilde kullanılıyor.
Bununla beraber bu topları kimin kullanacağı dahi belirsiz. Her korneri, her serbest vuruşu
başka bir futbolcu kullanıyor. Bu durumdan çıkan en büyük sonuç ise Beşiktaş’ın bu
organizasyonlara hiç çalışmadığı oluyor. Konyaspor maçında da çok sayıda duran top
kullanan Beşiktaş, bunlardan yine yararlanamadı. Bu durum bir çözüme kavuşmazsa hem
ligde hem Avrupa’da kilidi açılamayan maçlarda Beşiktaş’ın elinde bir B planı hiç olmayacak
gibi duruyor.
Olumlu ve olumsuz tüm eleştirilerle beraber Beşiktaş’ın bu sezon özellikle geçtiğimiz sezona
kıyasla çok daha iyi bir yerde olduğunu görmek gerekir. Ligde sonraki maçı Galatasaray
derbisi olan Beşiktaş, bu maçı kazanırsa şampiyonluğun favorisi olacak ve tüm rüzgarı
arkasına alacaktır. Önce Lyon deplasmanı ve ardından Galatasaray maçına odaklanmak
gerekir ve bundan önce bu maçlar için zafere inanmak gerekir.
Unutulmamalıdır ki zaferler ancak ve ancak inanarak kazanılır.
YORUMLAR