Avrupa Şoku

Beşiktaşımız bu sezon maalesef Avrupa başlangıcını iyi yapamadı. Renklilere nazaran daha güçlü takımlarla ilk maçlarımızı oynadığımızı da unutmayalım ancak kendi elimizle de yaptığımız bazı hatalardan da bahsedelim:

Bir kere, harika bir sezon başlangıcı yapan takımı bozmak yaptığımız en büyük yanlış. Burada yeni transfer Mario’ya yer açma çabasını anlayabilirim ama bunun için sürekli Semih’in feda edilmesini kabul edemem. 

Ayrıca Avrupa’nın ilk maçındaki rotasyon yapma sevdasını da anlayamıyorum. Daha bismillah 1. Maçtan rotasyon mu olur? Ne oynadılar da yoruldular? Hadi oldu diyelim; santrafor Hekimoğlu mu olur? Semih var ya. Hekimoğluna da yazık değil mi? Hekimoğlunun potansiyeli , hepimizi heyecanlandırdığı gibi beni de çok heyecanlandırıyor ama henüz çok erken. Bir yemeği pişmeden servis edemezsiniz. 

Gelelim ikinci Avrupa maçımıza: Açık söyleyeyim kalede Ersin’i gördüğüm anda maça dair bütün hevesim kayboldu. Çünkü Ersin, kalede yok hükmünde. Yeni de değil uzun süredir böyle. Kimse bana şampiyon olduğumuzda kalemizde Ersin vardı falan demesin; biz Ersin’le değil, Ersin’e rağmen şampiyon olduk. 

Peki çok mu kötü oynadık? Hayır. Hatta çok iyi oynadık. Öne geçebilseydik farklı kazanabilirdik. Ancak özellikle Avrupa maçlarında, takımın defoları iyice gün yüzüne çıkar ve vasat altı oyuncularınız daha çok sırıtır. (Ersin, raşika vs. )Çünkü rakip, ligimizden farklı olarak, iyi ya da kötü bir sisteme sahiptir ve buna sadıktır. 

Bütün bunlara rağmen ilk 24 e girebileceğimizi düşünüyorum. Bu takımın buna gücü yeter. Takım sinerjisine ve taraftar-takım uyumuna zarar verecek açıklamalardan kaçınmak lazım. Gio hocanın “beğenmeyen gelmesin” minvalindeki açıklamalarını doğru bulmuyorum. Yönetimin bu konuda kendisini uyarması gerekiyor. Taraftar beğenmediğini elbette protesto edecek, beğendiğini yüceltecek. Bu bütün dünyada böyle. Kalede Göktuğ olsa ve yine aynı golleri yese alkışlanacağına eminim. 

Lige dönersek bu hafta rakibimiz Antep. Perşembe günkü gibi oynayalım kazanırız diyorum. Alacağımız bu galibiyet de üç puandan çok daha fazlasını kazandıracak takımımıza. Şampiyonluk yolunda çok önemli bir adım daha atmış olacağız ve kim bilir belki de sezon sonunda maviliklere sürülecek motorların marşına Antep’te basacağız. 

İnancımız tam. Her zaman her yerde en büyük karakartal. 

Mustafa Özenalp.